Kalp atımı gerçekleşmediği için oksijenlenemeyen vücutta beyin fonksiyonları ilk bir kaç dakika içerisinde hasar görmeye başlar ve biz o hastaya müdehale edemediğimiz her dakika beyin geri dönülemeyecek şekilde hasarlanır.Buda malesef ki hastanın ölümü ile sonuçlanır.
Peki bir vatandaş olarak ambulans gelene kadar ne yapabiliriz ?
Örneğin yerde uzanan bir kişi gördük veya yanımızdaki kişinin birden yere yığıldığını..İlk yapmamız gereken eğer etrafımız kalabalıksa gördüğümüz bir kişiyle göz teması kurup '' sen 112'yi ara'' demek.Bunu yapmaktaki amaç '' zaten biri aramıştır ben aramıyım '' algısını yok etmek. Eğer ki tek başımızaysak hastaya hafif bir şekilde omuzlarından sarsarak ''iyi misiniz ? '' şeklinde soru sormak.Bu soruyla hastanın bilincini kontrol etmiş oluyoruz.Ve bir yandan da 112'yi arayıp telefonu hoparlöre alarak hastaya müdehaleye devam ediyoruz . Baktık ki hastadan cevap alamıyoruz yapacağımız ikinci şey hava yolu açıklığını yani ağzının içini kontrol etmek.Yabancı bir cisim kaçmış veya takma dişler hastanın hava yolunu tıkamış olabilir . Bu tarz bir durumla karşılaştığımızda eğer yabancı cisim yada takma dişler alınabilecek kadar üstteyse elimizle süpürür gibi çıkarıyoruz.
BAŞ GERİ ÇENE YUKARI POZİSYONU |
NABIZ KONTROLÜ |
Ardından hastaya resimde görüldüğü gibi baş geri çene yukarı pozisyonu veriyoruz. Çünkü hastada bilinç kapandığı zaman kaslar gevşer ve dil hava yolunu tıkar bizse bu pozisyonu vererek hastanın hava yolunu açmaya yardımcı oluyoruz.Bir elimizi hastanın alnına koyup geriye doğru hafif hareketle pozisyon veriyoruz, diğer elimizi de çenesine koyup aynı şekilde yukarı doğru pozisyon veriyoruz.Bunu yaparken bir yandan hastanın nabzına bakıyoruz.Nabza bakabilmek için üç parmağımızı hastanın adem elmasının üzerine koyup iki parmak kadar sağa veya soluna kaydırıyoruz.Kas ile adem elması arasında kalan o boşluktan hastanın nabzını kontrol ediyoruz.Tüm bunlar toplam 10 saniyemizi almalı ve baktık ki nabız alamıyoruz. Hemen kalp masajına başlıyoruz.
KALP MASAJININ YAPILMASI GEREKEN YER |
DİRSEKLER ASLA KIRILMAMALI |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder